Tekstilde ‘akıllı’ yatırım dönemi

0
661

Türkiye’nin ihracatta lokomotif sektörlerinin başında gelen tekstil sektörü, sınıf atladı. Türk tekstil şirketleri, dünyada 200 milyar dolara yaklaşan Türkiye’de ise 1.3 milyar dolarlık ihracat değerine ulaşan akıllı (teknik) tekstil alanına yatırımı artırdı. Türkiye’nin 9 milyar dolarlık tekstil ihracatından, yarattığı katma değer sayesinde önemli bir pay almayı başaran akıllı tekstil, firmalara rakiplerine karşı da büyük avantaj sağlıyor.

Dünyayı etkisi altına alan nanoteknoloji tabanlı tekstil akımı, firmaları Ar-Ge yatırımlarına teşvik ediyor. Teknik tekstil üreten firmalar; dokusuz yüzeyler, özel keçeler, filtreler, otomobil ve ambalaj sanayii için ürünler, askeri giysiler ve donanımlar, tıbbi ürünler, kurşun geçirmez veya ısıya karşı koruyucu giysiler, bakımı kolay ve ütü istemeyen kumaşlar ve giysiler, nanoteknoloji ürünü kumaşlar ve giysiler, çok fonksiyonlu kumaşlar, bakteri ve sivrisinekten koruyucu ürünler gibi çeşitli alanlarda üretim yapıyor. Türkiye’de de akıllı tekstile yapılan yatırımlar her geçen yıl artıyor. Leke tutmayan kumaşlardan parfümlü takım elbiselere, nem transferi sağlayan iç giyim ürünlerinden buruşmayan gömleğe yüzlerce çeşit ürün pazara sunuluyor. Şirketlerin hem küresel hem de yerel rekabette elini güçlendiren bu ürünlere pazarda da oldukça büyük bir ilgi var. Türk şirketleri New York İtfaiyesi’nden ABD ordusuna kadar çok çeşitli alanlara ihracat yapıyor.

Bu alana yatırım artıyor
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle, Türkiye’nin 2014 yılı tekstil ihracatının 9 milyar dolar olduğunu söyledi. Bu rakamın 1.3 milyar dolarını ise akıllı tekstillerin oluşturduğunu belirten Gülle, “Son dönemde şirketlerin yaptığı yatırımların büyük çoğunluğunun akıllı tekstil alanına yapıldığını görüyoruz. Çünkü akıllı tekstilde henüz rekabet çok yoğun değil. İlk neden bu. İkinci neden ise pazarın boş olması. İç pazarın potansiyeli çok yüksek” dedi. Gülle, son dönemde akıllı tekstilde parlayan alanların başında ise otomotiv, medikal ürünler, bebek ve temizlik bezlerinin geldiğini kaydetti.
2023’te teknik tekstilin 4 milyar dolarlık hacme ulaşacağını kaydeden Gülle, “Giyim üreticilerinden bu alanı keşfedip yatırım atağına kalkan şirketler var. Türkiye’nin katma değerli ihracat hedefine ulaşması için teknik tekstil çok önemli bir sektör” diye konuştu.

Leke, kir tutmuyor
Teknik tekstiller, performansları ve fonksiyonel özellikleri için tercih ediliyor. Her geçen gün artan ürün çeşitliliğiyle de günlük hayatımızda daha fazla yer ediniyor. Erkek giyim firmalarından Damat Tween ve D’S Damat markalarının sahibi Orka Group da teknik tekstili bünyesine katan firmalardan biri. 3 yıl önce nanoteknolojiyle üretilen kumaşlardan gömlek dikimine başlayan şirket, leke ve kir tutmayan, su itici özelliğe sahip bu ürünüyle büyük ilgi topladı. Orka Group Genel Koordinatörü Osman Arar, leke tutmayan ve dört rengi olan bu gömleklerden önemli miktarda sattıklarını açıkladı. Özellikle beyaz yakalı çalışanların bu ürünü çok tercih ettiğini dile getiren Arar, “Tüketici için büyük kolaylık sağlayan bu ürünler pazarda ilgi görüyor. Biz de pamuklu ürünlerimizde uzun elyaf pamuktan üretilen kumaşlar kullanıyoruz” dedi. Teknik tekstile büyük yatırım yapan şirketlerden biri de Hassan Group. Uzun yıllardan beri non woven (dokusuz yüzeyler) üretimi yapan şirket, otomotiv, medikal sektörü ve temizlik bezleri alanları için çalışıyor. Hassan Group Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Şişman, otomotiv sektörü için ses izolasyonu sağlayan bir ürün geliştirdiklerini söyledi. Aynı zamanda çocuk bezi, hijyenik ped, medikal ürünleri ve temizlik bezleri için de üretim yaptıklarını belirten Şişman, “Türkiye’de teknik tekstil gelişiyor. Ancak halen kullanılmadığı yerler var. Örneğin yurtdışında otoyol yapımında teknik tekstilden yararlanılıyor. Türkiye’de ise henüz bu alanda bir çalışma yok. Dolayısıyla önümüzde daha gideceğimiz çok yol var” diye konuştu. Ağırlıklı olarak iç piyasaya satış yaptıklarını ifade eden Şişman, Türk şirketlerinin akıllı tekstil alanında atağa kalkmalarıyla ithalatın da önüne geçtiğini kaydetti.

Deri giyime de girdi
Teknik tekstil deri giyim alanında da ağırlıklı olarak kullanılmaya başlandı. Özellikle Türkiye’de mevsimlerin daha ılıman geçmesiyle birlikte hem yaz hem de kışın giyilebilen hafif deri ceketler oldukça popüler hale geldi. Desa’nın CEO’su Burak Çelet, uzun zamandır bu alana yatırım yaptıklarını söyledi. Su geçirmeyen, 0.2 milimetre kalınlığında ve elastik deri üretimi yaptıklarını açıklayan Çelet, “Biz entegre üretim yapan bir şirket olduğumuz için bu derileri kendimiz üretiyoruz. Bunun için bir laboratuvarımız ve sekiz kişilik bir Ar-Ge ekibimiz var” dedi. Son yıllarda strech deri ceketlere de tüketiciden yoğun talep aldıklarını açıklayan Çelet, bu alandaki yatırımlarına devam edeceklerini kaydetti.

Dünyaya ihracat
Öztek Tekstil, teknik tekstil alanında Türkiye’nin öncü markalarından biri. Şirket, Stampa markasıyla giysilik kumaşlar, teknik tekstiller ve askeri giyim ve kumaş üretimi yapıyor. Özellikle askeri tekstillerde dünya markası haline gelen Spectra, gelişmeleriyle ve geliştirdiği ürünlerle dikkat çekiyor. Öztek Tekstil Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Eşref Akın, tekstilin insanın kendisini soğuktan, sıcak gibi doğal etkenlerden koruma gereksinimi ile sürekli olarak değiştiğini söyledi. Bu gelişimin ulaştığı son noktanın ise teknik tekstil olduğunu belirten Akın, “Teknik tekstil, günlük yaşamda pek bilinmemesine ve bir çağrışım yapmamasına rağmen, teknik tekstil ürünleri evden otomobile, giyimden tarıma, karayolundan hastanelere kadar günlük hayatımızın çeşitli alanlarında yoğun olarak kullanılmaya başlandı” dedi. Teknik tekstil üretim başlangıcının yelken bezlerinin üretilmesi olduğunu kaydeden Akın, “1939 yılında ilk sentetik lifin kullanılmasından sonra, teknik tekstillerin üretiminde ve uygulama alanlarında büyük çapta artış oldu. Özellikle dayanıklılığı ve performansı yüksek sentetik elyafların kullanıma elverişliliği ile teknik tekstil pazarı zenginleşti. Bu elyafların teknik tekstillerin üretiminde kullanılan toplam elyafların içindeki oranı yüzde 30’a ulaştı” diye konuştu. Akın şöyle devam etti: “Günümüzde üretilen katma değeri yüksek teknik tekstil ürünleri, diğer birçok alanda olduğu gibi askeri ve uzay sanayisindeki Ar-Ge çalışmalarının sonucunda ortaya çıkmıştır. Avrupa ve Amerika’da bu ürünlere yönelik teknolojiler belli bir süre kullanıldıktan sonra özel sektöre devredilerek kullanımı yaygınlaşmakta ve özel sektör desteklenmektedir? Türkiye’de 200’den fazla firma teknik tekstil ve dokusuz yüzeyler üretmektedir. Aralarında büyük ölçekli ve uluslararası nitelikli firmalar bulunmakla birlikte, bu üreticilerin bir kısmı da küçük ve orta ölçekli firmalardır. Teknik tekstil üretiminin en fazla olduğu şehirler Denizli, İstanbul, Bursa, Gaziantep, Kocaeli ve Tekirdağ’dır.”

Uzakdoğu ihracat fırsatı olabilir
Türkiye, Doğu Avrupa ve Ortadoğu’da tekstil üretiminde öncü konumda. Uzakdoğu ise sadece konvansiyonel tekstile odaklanmış durumda. Sektör temsilcileri ihracatta Uzakdoğu’nun teknik tekstil için büyük potansiyel taşıdığını söylüyor. Uzakdoğu ülkelerinin teknik tekstil ihtiyacını karşılamak için bu ürünleri üreten pazarlar aradığına işaret eden temsilciler, bu alanda şirketlerin desteklenmesi gerektiğini belirtiyor. Dünyada yıllık üretimin 50 milyon ton olduğu belirtilen teknik tekstilin 200 milyar dolarlık bir hacmi olduğu tahmin ediliyor. Teknik tekstil dünya tekstil üretiminin üçte birini oluşturuyor.

Kaynak: Tekstil İşveren

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.